Yemek kartı firmalarını tercih ederseniz; gelir vergisi ve damga vergisi gibi ödemelerden muaf olursunuz. Böylece yılda 250 bin TL vergi avantajından yararlanabilirsiniz.
4857 Sayılı İş Kanununu’da iş sözleşmesine bağlı olarak çalışan işçinin bir takım hakları bulunmaktadır. Bu haklar arasında çalışma şartları kapsamında işçileri korumak için maddeler bulunurken, işçiye verilecek maaşın asgari ücretin altında olamayacağı gibi zorunluluklar yer almaktadır.
Çalışanların en merak ettiği konuların başında olan yeme ücreti ile ilgili olarak 4857 Sayılı İş Kanunu’nda çalışana yemek ücreti verilmesi ile ilgili bir madde yer almamaktadır. Bu sebeple işçinin iş görüşmesinde yemek ücreti ile ilgili taleplerini netleştirmesi gerekmektedir çünkü işçinin bu talepleri ancak iş sözleşmesi hükümleri ile belirlenebilmektedir.
Eğer iş sözleşmeside yemek parası ya da şirket içerisinde verilecek yemek hakkında bir madde varsa, işveren yemek parasını çalışana ödemek veya şirket içerisinde yemek sağlamak zorundadır. İş kanunuca belirlenmiş olan haftalık çalışma süresi 45 saat ile sınırlandırılmış olup, yönetmeliğe göre haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla mesai olarak tanımlanmaktadır.
Çalışanlarınıza yemek yardımı yapmak çalışana sağlanan menfaatlerin bir parçası olarak değerlendirilir. Yemek yardımını 4 farklı şekilde yapabilirsiniz; yemekhanede yemek verebilir, dışarıdan yemek hizmeti satın alabilir, yemek kartı kullanabilir veya çalışana doğrudan nakit ödeme yapabilirsiniz.
Çalışana yemek yardımının nakit olarak verilmesi net ücret olarak kabul edilir ve dolayısıyla bordrolaştırılarak vergilendirilmesi gerekir. Bu durumda çalışanlarınıza yaptığınız ödeme faturalandırılamadığı için şirketiniz devletin sağladığı yemek bedeli istisnasından faydalanamaz. Devletin sunmuş olduğu yemek bedeli istisnasından yararlanabilmeniz için aldığınız yemek hizmetini faturalandırmalı yani kurum dışı bir hizmet olarak (catering, yemek kart veya kuponu) satın almalısınız. Gelir Vergisi Kanunu’na göre çalışan yemek yardımlarını, nakit yerine “yemek kartı” olarak verilmesi durumunda firmalar; SGK İşveren Hissesi, SGK İşçi Primi, Gelir Vergisi ve Damga Vergisi’nden muaf olurlar. Böylelikle, firmanız günlük yemek bedeli istisnasından yararlanarak; yemek ödemelerinde %100 vergi avantajından faydalanabilir.
“Yemek kartı mı, yoksa yemekhane mi daha avantajlı?” diye merak ederseniz, öncelikle işletmenizin özelliklerini ve çalışanlarınızın ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalısınız. Örneğin şehir merkezinden uzakta veya sanayi bölgesinde yer alan şirketlerin çevresinde yeterli restoran alternatifi yoktur. Bu durumda yemekhane daha mantıklı bir seçim olurken, merkezi bir konumdaki şirket içinse yemek kartı daha doğru bir tercih olabilir. Fakat ne olursa olsun, işletmenizde yemekhane için yatırım yapmanız gerekecektir. Yemek yardımını nakit olarak yaptığınızda ise fiş ve fatura toplamak operasyonel yükü artırırken devletin sunduğu vergi muafiyetinden yararlanmanız mümkün olmayacaktır.
Yemek kartı tercih ederseniz çalışanlarınıza binlerce noktada geçerli bir yemek kartı vererek çalışanlarınızın motivasyonlarını artırabilir, günlük 264,00 TL’ye kadar yüklenen bakiyeyi gider olarak gösterebilir, faturalarla uğraşmadan muhasebe yükünü hafifletebilir ve devletin sunduğu vergi muafiyetinden yararlanabilirsiniz.